"Kadın, Sevgi ve Hoşgörü" Paneli Düzenlendi
25.11.2016.

25 KASIM 2016 KADINA ŞİDDETE KARŞI ULUSLARARASI MÜCADELE GÜNÜ DOLAYISIYLA

“KADIN SEVGİ VE HOŞGÖRÜ” PANELİ DÜZENLENDİ

                 Yeşilyurt Kent Konseyi Kadın Meclisi tarafından, 25 Kasım 2016 Kadına Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla, Yeşilyurt Halk Eğitim Merkezi Ahi Evran salonunda “Kadın Sevgi ve Hoşgörü” paneli düzenlendi. Panel öncesinde Yeşilyurt Kent Konseyi kadın Meclisi Başkanı Züleyha Türksoy yaptığı açılış konuşmasında:

                  “ Yeşilyurt Kent Konseyi Kadın Meclisi, kadınların toplumsal yaşamın; üretim, iş, istihdam, siyaset, kültür, sanat vb. alanlarında söz sahibi olmalarını; cinsiyet ayrımcılığına dayalı eğitim, hukuk, sağlık, ekonomik, siyasal, kültürel tüm uygulamalara karşı mücadele etmelerini; kentsel yaşama katılmalarını ve kente ait olma duygularını geliştirmeyi amaçlayan; kent içinde yaşayan kadınların din, dil, ırk, kültür, sınıf, eğitim ve düşünce farkı gözetmeksizin temsil edilerek özgür ve doğrudan katılımını sağlayan ve Yeşilyurt’ta yaşayan tüm kadınların temsil edildiği, gönüllülük esasına dayanan demokratik bir platformdur.

          Kadın Meclisinin görevleri arasında: Kent ve kadın sorunları konusunda kadınların bilinçlenmelerini ve bu doğrultuda politikalar, projeler oluşturulmasında aktif rol almalarını sağlamanın yanında; Kadınların, kadın hakları, çocuk hakları, insan hakları konusunda duyarlılıklarını arttırmak da bulunduğundan bu paneli düzenlemeyi uygun bulduk.

         Toplumun temel taşı aile, ailenin temel taşı da kadındır. Toplum kadınların tasarım ve şekil vermesi ile değer ve görünürlük kazanır. Yuva nasıl dişi kuş tarafından yapılıyorsa toplum da kadınlar tarafından yoğurulur ve inşa edilir. Güçlü devlet ve güçlü toplum olmanın arka planında bilinçli ve güçlü kadınlar vardır. Bu yüzden hem erkeklerimizin hem de kadınlarımızın çocukluğundan itibaren inançlı, güzel ahlaklı, insani değerlerini bilen ve koruyan, özüne sahip çıkan, şanlı tarihini tanıyan, çağın gerisinde kalmayan kalifiye bir eğitim ile donanımlı bir şekilde yetiştirilmesi gerekir. 

         İslamiyet öncesi esarette olan, değer verilmeyen kadın, İslamiyet ile değer kazanmış ve kadının özgürlük serüveni başlamıştır.  Bu topraklarda Anadolu kadını Osmanlı’dan günümüz Türkiye’sine aktif özneler olma bilinciyle tarihsel sorumluluklarını üstlenerek gelmiştir. İstiklal savaşı sonrası tarumar olan topraklarımız eşini, oğlunu kaybetmiş, yüreğine taş basmış kadınların, anaların nasırlı elleriyle şekil verilerek bir dolu anadan müteşekkil Anadolu olmuştur. İşte bu Anadolu’dan da mangal yürekli kadınlar yetişip 15 Temmuzda tankların önünde, çocuklarına ve gençlerine başta olmak üzere, tüm dünyaya Devletine nasıl sahip çıkılacağını göstermiştir. 

           Kadın anadır, ana da kutsaldır. Başta kadınlarımıza yapılan şiddet olmak üzere her tür şiddeti kınıyoruz. Canlı cansız fark etmez şiddet yok etmeye veya olanı bozmaya yönelik bir eylemdir. Kadına Şiddete Karşı Mücadele Günü olarak dünya da kabul edilen 25 Kasım gününü şiddet çağrışımı olmayacak her tür olumsuzluktan arınmış, sevgi, barış, hoşgörü, huzur ve selamet dolu olmasını arzu ettiğimizden panelimizin adını “Kadın Sevgi ve Hoşgörü” koyduk çünkü sevginin ve hoş görünün olduğu yerde şiddetin barınamayacağını biliyoruz. Yunus Emre yüzyıllar önce “Gelin tanış olalım, İşi kolay kılalım, Sevelim sevilelim, Dünya kimseye kalmaz” derken de bizi sevmeye çağırıyordu.  

           Kadına Şiddetin adı konularak mücadele yapılan son yirmi yılda mağdur kadınların fotoğraflarının görsel medyada yayınlanması maalesef birileri tarafından kanıksanmasına ve ruhsal zekâsı noksan kişilerce başkası yapıyor ben niye yapmayayım zihniyetinin gelişmesine sebebiyet vermekten öteye gidememiştir. Hatta şiddet bazen öyle bir doza kaçmıştır ki sonu cinayetle noktalanmıştır. Yeşilyurt Kent Konseyi Kadın Meclisi olarak Kadına Şiddete Karşı Mücadele olarak bundan sonra şiddete uğramış kadınların haber yapılmamasını şiddetten zarar görmüş kadınların fotoğraflarının yayınlanmamasını talep etmekteyiz.

             Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (sav)’min Veda Hutbesinde kadınlarla alakalı buyruğu ile yazımı noktalamak istiyorum: “Ey İnsanlar! Kadınların haklarını gözetmenizi ve bu hususta Allah’tan korkmanızı tavsiye ederim. Siz kadınları, Allah’ın emaneti olarak aldınız.” diye buyurmaktadır.” Dedi.

          

           Ardından Yeşilyurt Kent Konseyi Genel Sekreteri Necati ÇOBANOĞLU bir konuşma yaptı. Necati Çobanoğlu konuşmasında:

            “ Daha geniş katılımlı olması planlanan panelimizi bugün ilimize gelen 3 Bakan’ın programlarından ötürü daha dar bir kitleye yönelik yapmış bulunmaktayız. 25 Kasım Kadına Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele günü, Dominik Cumhuriyetinde yönetime karşı haklarını arayan ve bundan dolayı feci bir şekilde öldürülen üç kız kardeşin haklı mücadelesinin daha sonra Birleşmiş Milletler tarafından unutulmaması ve Kadına Şiddete Karşı Mücadele günü olarak hatırlanmasına yönelik bir gün olup Türkiye Cumhuriyeti’de bu günü kabul etmiş ve ilgili sözleşmeyi imzalamıştır.  Kadın Meclisimiz tarafından düzenlenen programımıza destek veren Panelistlerimiz Şiddeti Önleme ve İzleme Müdürü Sayın Berna BAL OĞUZTÜRK’e, İl Halk Sağlığı Şube Müdürü Sayın Dr. Selma FELEK’e, İl Müftülüğü Vaizi Sayın Feyza UÇAR’a ve İnönü Üniversitesi Hukuk Fakültesi Araştırma Görevlisi Sayın Murat Buğra TAHTALI’ya katılımlarından ötürü, Sayın Kaymakamımız Nesim BABAHANOĞLU’nun kıymetli eşleri Esra BABAHANOĞLU başta olmak üzere siz değerli misafirlerimizin de programımıza teşriflerinizden ötürü teşekkür ederim” dedi.

          Yeşilyurt Kent Konseyi Sanat  Çalışma Gurubunun tertip etmiş olduğu mini tiyatro gösterisi sunuldu. Ömer Konakçı yönetiminde yapılan gösteride Kadına yönelik Şiddeti anlatan duygu yüklü bir oyun oynandı. Salondaki misafirler duygu yoğunluğunu ve kadına şiddete empatiyi üst seviyede hissetti ve oyun büyük beğeni kazandı.

          İlk panelist ŞÖNİM Müdürü Sayın Berna BAL OĞUZTÜRK yaptığı konuşma ve sunumda Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına bağlı olan Şiddeti Önleme ve İzleme Müdürlüğü’nün  öncelikle görev ve sorumluluklarından, şiddetin tanımından ve şiddetin çeşitlerinden bahsetti. Şiddete uğrayan kadınlara yönelik ne tür hizmetler yaptıklarını, Kadın Sığınma Evinin ve ŞÖNİM’in 24 saat açık vaziyette çalıştığından hareketle kadınlara bir telefon kadar yakın olduklarını ve Alo 183 hattını arayan mağdur kişilere 7 gün 24 saat hizmet verildiğini anlatarak Yeşilyurt Kent Konseyine bu paneli düzenlemiş olmalarından dolayı teşekkür etti.

         Ardından İl Halk Sağlığı Şube Müdürü Sayın Dr. Selma FELEK de yaptığı konuşmada şiddetin tıbbi olarak tanımını yaptı ve şiddet sonrası kadınlarda yaşanan ruhsal ve bedensel travmalardan, bunların kadınlara yaptığı olumsuz etkilerden uzun süreli yaşanan olumsuzluklardan bahsederek şiddetin her türüne karşı tedbirler alınmasını ve insan onurunu zedeleyen bu yaranın iyileştirilmesi gerektiğinin önemini anlatarak son 6-7 yıl gönüllü olarak BM’in Kadın Dostu Kentler Projesinde aktif olarak bu konuda çalıştığını ve bu konunun eğitimcisi olarak eğitimler verdiğini bu konunun duyarlılığının ve farkındalığının arttırılmasının da önemini anlattı.

         Üçüncü konuşmacı İnönü üniversitesi Hukuk Fakültesi araştırma Görevlisi Sayın M. Buğra TAHTALI : 6284 sayılı “Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun”un içeriğinden ve bu konularda Uluslararası İmzalanmaya başlanan ve ilk  İstanbul’da ki Uluslararası bir toplantıdan sonra imzalandığı için adına “İstanbul Sözleşmesi” denilen Kadına Şiddete Karşı Mücadele ile alakalı sözleşmenin içeriğinden ve kadınların sahip oldukları haklardan bahisle şiddete uğrayan kadınlara devletimizin gerekirse kimliğini, adını hatta yüzünün şeklini bile değiştirecek tedbir ve önlemlerle destek verdiğinden bahsederek katılımcıları aydınlattı.

        Dördüncü ve son konuşmacı İl Müftülüğü Vaizi Sayın Feyza UÇAR İslam dininde Kur’an da ve hadislerde emir ve yasakların cinsiyete yönelik olmadığını ve dinin Allah tarafından kadına ve erkeğe aynı sorumluluk ve eşitlikte indirildiğinden bahisle özellikle kadınlarla alakalı konuların yer aldığı Nisa suresinin bazı ayetlerinin tefsirini yaptı. Kadın ile alakalı ayet meal ve tefsirlerin bazı kesimler tarafından kendilerine göre anlamlandırılarak çarpıtıldığını, bu konuda insanların duyarlı olmasını ve başta Diyanetin ki olmak üzere bol bol meal ve tefsir okunması gerektiğini anlattı. Dinimizde kadına şiddetin yer almadığını kadına şiddetten bahis geçen ayetteki olayın tamamına dikkat çekerek ayetin anlaşılmaya çalışılmasının daha yerinde olacağını anlattı.

            Panelistlere yönelik hazırlanan teşekkür belgelerinin takdiminden sonra panel sona erdi.